VAN İLİMİZ
VAN İLİMİZİN SARAY İLÇESİ
ANA SAYFA VAN SARAY
İran devleti ile sınır ilçedir. Kapıköy sınır kapısı bu ilçededir. Yüzölçümü 1334 km², kuzeyi Özalp; güneybatısı Gürpınar ilçeleri; güneydoğusu Başkale; doğusu İran devleti sınırı ile çevrilidir. İl merkezine 75 km. mesafededir. 1 belediye, 4 Merkez mahalle, 23 Mahalle, 2 mezra olmak üzere 29 yerleşim biriminden oluşmaktadır.
İklimi: Van ilinde kara iklimi hüküm sürer. Kışlar sert ve uzun geçer. Çok yüksek bölgelerinde, kışın daha az sert geçmesini Van Gölü temin eder. Kışın 150 güne yakını 0°C altında geçer. Yazın ise 20 gün +30°C’nin üstündedir. Toprak 80 gün karla örtülü kalır. Senelik yağış miktarı ilçelere göre 370 mm ile 570 mm arasında değişir. Yazlar az yağışlı ve çok sıcak geçer. Sıcaklık -26,9°C ile +36°C arasında seyreder.
Bitki Örtüsü: Van Gölü civarı ve vâdiler zengin bitki örtüsüyle kaplıysa da, dağlar genel olarak ağaçsızdır. İl toprakları bir bozkır manzarası arz eder. İl topraklarının % 70’i çayır ve mer’alarla, % 23’ü ekili ve dikili alanlarla ve % 2’si orman ve fundalıklarla kaplıdır.
Yeşilalıç Kalesi Açık Hava Tapınağı
Van’ın Saray ilçesinde yer alan, çevresinde 5 metre yüksekliğindeki anıt kapı ile sarnıçların yer aldığı Urartu dönemine ait Yeşilalıç Kalesi’nde saklı kalan tarihi değerler, keşfedilmeyi bekliyor.
Saray ilçesinde kalesi, 5 metre yüksekliğinde üzerinde Urartuca yazının bulunduğu kaya kapısı, sarnıçları ve kaya resimleri ile büyük ilgi çeken Yeşilalıç bölgesi, bu yıl, Valilik tarafından yapılan çalışmaları kapsamında turizme açıldı. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yetkilileri, tarihi ve turistik açıdan önem taşıyan bölgenin ilk kez bu yıl tanıtım programına alındığını belirterek, bu alanda şimdiye kadar arkeolojik kazı yapılmadığını, arkeolojik kazı yapmak isteyen akademisyenleri bu bölgeye davet ettiklerini söyledi.
İstanbul Üniversitesi Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Oktay Belli de, Van’ın 65 kilometre doğusunda yer alan Yeşilalıç bölgesinde, 5 metre yüksekliğindeki anıtsal özelliğe sahip açık hava tapınağının, tarihsel açıdan büyük önem taşıdığını söyledi.
Üzerinde Urartulara ait yazının bulunduğu kapının, kutsal kabul edildiği için fazla tahrip edilmediğini belirten Prof.Dr. Belli, halk arasında “taş kapı” olarak anılan eserin, temizlik çalışması ile ihtişamlı görünüme kavuşabileceğini kaydetti.
Prof.Dr. Belli, Urartu döneminde yapılan kale ile çevresinde yer alan çeşitli büyüklükte sarnıçların da tarihsel değer taşıdığını ifade ederek, bölgedeki kaya resimlerinin de ilgi çekici olduğunu, eski döneme ait olduğu tahmin edilen kaya resimlerinin de incelenmesi gerektiğini vurguladı.
Yeşilalıç bölgesindeki kaya resimlerini görüntülemek üzere bölgeye gelen, arkeolojk ve mimari çekimleri ile tanınan fotoğraf sanatçısı Ersin Alok, hayvan figürlerinden oluşan kaya resimlerinin, M.Ö 6000’li yıllara dayandığını tahmin ettiğini söyledi.
İçi oyulmuş bir mağaranın duvarlarında yer alan ve hayvan figürlerinden oluşan resimlerin, hayatın geçtiği noktayı gösterdiğini bildiren Alok, kaya üstü resimlerinin bir bölümünün tahrip edildiğini, bu resimlerin iyi korunması gerektiğini söyledi.